Türkiye’nin ekonomik güç statüsünü güvence altına alması ve uluslararası arenada söz sahibi olması için savunma sanayisine yatırım yapmaya devam etmesi gerektiğini söyledi.
Savunma sanayisinin hem ekonomi hem de ulusal güvenlik için lokomotif görevi gördüğünü belirten Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, savunma müteahhidi Teknokar’ın Ankara’daki yeni fabrikasının açılış töreninde yaptığı konuşmada,
Varank, yıllık küresel savunma harcamalarının kabaca 2 trilyon dolara ulaştığını ve ABD savunma bütçesinin – dünyanın en büyüğü – birkaç ülkenin toplam yıllık gelirini 732 milyar dolarla aştığını vurguladı. Çin’in savunma bütçesinin 260 milyar doları aştığını da sözlerine ekledi.
Savunma tedariklerinde ekonomik kaynakların çoğu zaman yeterli olmadığına dikkat çeken Varank, Kanada’nın Türk insansız hava araçlarında kullanılan bazı ürünlere ihracat yasağı getirdiğine işaret etti. Bakan, bunun iki ülkenin NATO müttefiki olmasına rağmen olduğuna dikkat çekti.
Kısa vadede bu bir dezavantaj gibi görünse de, yasağın Türkiye’nin savunma sanayisini yerelleştirmesinin önünü açabileceğini söyledi. Türk savunma sektöründeki üretim oranı 2002’de yüzde 20’den bugün yüzde 70’in üzerine çıktı ve 11 milyar dolarlık sektör geliri yüzde 30’u ihracattan geliyor.
Bakan, “Türkiye sadece kendi savunma sanayisini inşa etme yeteneğine sahip değil, aynı zamanda dış pazarlara da ihracat yapabiliyor.” Dedi. Türk hükümetinin girişimcilerin savunma sanayisindeki fırsatlardan yararlanmaları için verdiği destekten bahsetti. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) bugüne kadar 813 projeye 5 milyar TL (706 milyon dolar) kaynak sağladı.
Varank, ülkenin en önemli başarılarından birinin savunma sanayini yürütmek için nitelikli insan kaynağı yaratmak olduğunu belirtti.
MEM