Nigar Ögeday yazdı: ”Havlayanlar İle Favlayanlar Arasında Kalmış Türkiye
KÖPEKLER CEHENNEMİ (UYUTULMA)-
Bu aynı zaman da Maymunlar cehennemi filmini akıllarda canlandırmak…insanoğlundan alınan intikam
Sokak hayvanları ile ilgili çözüm kolay
Belediyeler pleybek okuyan sanatçılara milyonlar harcamayacak
Örneğin geçen sene İzmir’de sadece Tarkan konseri için Büyükşehir’in bütçesinden ses, ışık, sahne giderleri ile birlikte 23 milyon 540 bin lira verilmesi yankılanıyorken Gülşen içinde yılbaşı konserine 10 milyon 277 bin 50 Türk lirası para harcandığına dair belgeler ortaya çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesinin eski Başkanı Tunç Soyer sadece iki konser için 33,5 milyon lira harcamış. İzmir de yaşadığım için buradan örnek verdim. Bu durum partisinden bağımsız olarak tüm belediyelerde mevcut. Aslında bir araştırsalar arkasından farklı şeylerin çıkacağına eminim.
Neyse dönelim asıl konumuza!
Boş, lüzumsuz projelere milyonlar harcanmayacak . O paralara ormanlık alanda güzel barınaklar yapılacak, hayvanların yaşamı için gereken koşullar sağlanacak. O yerler tüm hayvan severlere açık alan olacak. Çevresinde güzel piknik alanı oluşturulacak. Hayvan severler hafta sonu hem orada dinlenerken bir taraftan da o alanda ki hayvanları besleyecek. O hayvanların bakımları ile ilgilenenler için ilaveten iş yeri olacak. Bu maaşlı işçiler de evlerine ekmek götürecek.
Mama mafyasının önü alınacak. Bütün restoran, kafelere masadan arta kalan yemeklerin atıldığı özel saklama kapları bırakılacak. Her akşam o mamalar hayvan severlerle birlikte barınaklara götürülecek. Barınaklara yerleştirilen sokak hayvanlarının kısırlaştırılması zorunlu olacak. Her ilin belediyelerinde büyük bir ormanlık alan bu canlara ayrılacak. Bu hayvanların barındırıldığı yerler denetlenecek. Denetleme ekibine hayvan severler de katılacak.
Yazın gelişi ile tatil köylerine giden sanatçı, akademisyen, doktor, zengin iş adamları “elit” görünmek için süslü püslü köpekler alıyor, sonra da geri dönerken şehir sahillerine bırakıyorlar. O hayvanları satan dükkanlara hayvanın satıldığı gün çip takılma zorunluluğu getirilmeli. Bu hayvanları sokaklara atanların kimliği belirlenmelidir. Benim de evim de beslediğim 1 köpek iki de kedim var ve ben bunları sokaktan aldım evime. Bunların üçünü de sokağa atan insan(!) oğludur. Hayvanlar kendi keyiflerince sokaklara düşmemişler. Düşürülmüşler. İnsanlara kızarak hayvanları öldüremeyiz. Ahları bizi tutar. Bir sinek yaratamayan bizler doğanın tüm düzenini alt üst ederek bu günlere geldik.
Köpeklerin yeri şehirlerin sokakları değil! Köylerde, çiftlik alanlarında, insanların evlerini, büyük ve küçük baş hayvanlarını korumak içindir.
Arkasında millet vekili, belediye başkanı, siyasetçilerin durduğu mama mafyasının oyununa gelerek bir birinize saldırmayın. Her iki tarafın da temsilcileri bir araya gelsin ve konunun çözümünü insanca tartışarak meclise sunsunlar
Daha X’in ( Twitter) spaycer odalarında çocuğuna bile sözü geçmeyenleri alarak, adeta sosyal medya köpeği haline dönüşerek millete saldıranlara fırsat vermeyin. Unutmayın! Ülkeye zarar vermek isteyenler bu konunu kendi lehlerine kullanma peşinde. Sizler de onlara bu konu da öyle ve ya böyle destek vermiş oluyorsunuz. Belki de farkında değilsiniz ama bir kirli el her iki tarafı da kendi çıkarı doğrultusunda kullanmaktadır.
Ülkelerimizi yok etmek isteyen küresel mafya bataklıklarda ki sinekleri bile kendi lehine kullanmasını iyi bilir. Hazırladıkları küçük bir ilaçla bu sinekleri besleyip onların üzerinden bize çok sayıda hastalık bulaştırıyorlar. Bizim canımıza kıyılarken onlar bize sattıkları ilaçlarla kasalarını doldurmakta. Eğer doğa kanunlarını bilseydik o zaman görür ve anlardık ki köpeklerin ve kedilerin aynı zaman da diğer hayvanların insan sağlığı için ne kadar yararlı olduğunu ve havadan gelen bazı mikropları almakla bizi nasıl koruduklarına tanık olurdunuz.
Neyse…Unutmayın!
Mısır: 2010 sokak köpekleri ve halk mücadelesi/ 2011′ de Darbe
Ukrayna: 2013 sokak köpekleri ve halk mücadelesi/ 2014′ te darbe
Türkiye:
2022 Leman Dergisi Patili devrim oldu
Tablo ortada…bu ülkelerin insanları kendi sokaklarından köpekleri çıkarmaya çalışırken kendileri başka ülkelerin sokaklarında kalmaya mahkum bırakıldı
Yazının başında söylediğimi tekrar ediyorum! Aklı selim insanlar bir araya gelerek sokakları işgal etmiş mama mafyasının elinde oyuncağa çevrilmiş o canları kurtarmalı ve onlara doğada gereken yaşama alanları sunulmalıdır
Makalemi (benim şiir dediğim, Sizin de ruh halinize göre nasıl tanımlamak isterseniz öyle) şiirle sonlandırmak istiyorum.
Köpekler bir tarafta kalmış
İnsanlar bir birini ısırmaya kalkmış
Yahu az kala havlayacak kadar evrime uğramış
Aklı başında olanlar da ne yapacağını şaşırmış
Birisi uyutalım diyor,
O biri besleyip çoğaltmak istiyor
Kodamanlar ceplerine girecek paraya abanıyor
Olan halkın masum evlatlarına oluyor
Konuşarak değil, havlaşarak
Bazen de maymunlaşarak
Çaresiz kalınca da yuhlaşarak
Yemin ederim anlamadım bunlar nasıl bir tür ayak
Birine çözelim diyorsun hav diyor
O birine yaklaşıyorsun miyavlıyor
Diğeri yobazlıktan dem vuruyor
Bazıları başından savıyor
Ortada kalanlar da ayakta uyuyor
Yemin ederim anlamadım bunlar
nasıl yaşıyor