GenelGündemKöşe YazılarıManşetOrtadoğuSiyasetTürk Dünyası

Enes ÖZTÜRK Yazdı… ‘Geriye Giden Takvim, 1922’den 2022’ye’

Gazi Paşa’nın kıymetini anlamamak işten değil. Üstün bir duyarsızlık, katıksız bir ahmaklık ya da son derece satılmış olmak gerek…

Ata, Nutuk’ta diyor ki; “Nereye gidiyoruz? Bizi kim sürüklüyor? Meçhullere… Koskoca bir millet, belirsiz, karanlık hedeflere akılsızca sürüklenir mi?”

Bunu 1922’de yazmış Gazi.

Yıl 2022. Tam bir asır sonrası. Değişen bir durum var mı?

***

Tarih çoğu zaman kendini tekrar eder. Her yaşanmış olayın geleceğe bir etkisi oldu, olacak. Bu yüzden devlet yöneticileri iyi derecede tarih bilmelidir. Türk siyasetinde aktif rol alacak, milleti yönetmeye aday olacak kimsenin diğer milletlerin siyasetçilerinden daha iyi tarih bilmelidir. Tarih yaşanmışlıklardır. Milletin anı defteridir. Bugün siyasette birçok siyasetçinin kullandığı ana metalardan biri de tarih. Peki, bu tarih sadece söylemden mi ibaret, yoksa ders almışlığımız var mıdır?

Gündem dolayısıyla pek ders aldığımızı zannetmiyorum. İnanın bana Cumhuriyet’imizin kuruluş dönemi daha rahat ve konforluydu. En azından düşmanın karşı cephede kim olduğu, içeride kim olduğu daha belliydi…

-Biz Mısır’dan Moskova kapılarına kadar dayanmış, Viyana’dan Amerika’ya kadar hükmetmiş bir millet olmakla övünür dururuz da Portekiz İmparatorluğu’nun Babülmendeb’de neden bu kadar uzun süre kaldığını araştırmayız!

Çünkü Portekiz’in şartlara uygun gemileri vardı. Babülmendeb’de yıllarca durdular, Aden’i işgal ettiler. Osmanlı’dan aldılar o bölgeleri. Emperyalist leş yiyiciler gibi Duraklama ya da Yıkılış

Devirlerinde saldırarak değil Osmanlı’nın en güçlü devirlerinde yaptılar bu işi. Piri Reis, Seyit Ali Reis gibi denizlerin efelerine karşı savaşarak kazandı Portekizliler.

-Biz Hilafeti muhafaza etmekle övünürüz, Müslümanların ağabeyi (!) olduğumuzu savunuruz da

Gagavuz’un, Kazakistanlının, Türkmenistanlının neden yıllarca Rusça konuştuğunu soruşturmayız!

Çünkü Ruslar, seksen sene değil 1860’lardan itibaren Türkistan’ı işgale başladı. Güneyden Çin Kırgızistan’ın bir bölümünü işgal etti. Yani bölgede seksen yıllık bir Rus etkisi yok. En aşağı hesapla bölgede yüz otuz yıl kaldılar. Biz ne yaptık? Hiç. Enver Paşa sağ olsun bir milli ruh uyandırdı…

Bir siyasetçi, bu kadar tarih bilecek. Afrika’da dün Emperyalistler yokken bize karşı olan tutumu

bilecek. Bilecek ki duyguları, hırsları reel gerçeklerle çarpıştığında çıkan sonuç onu üzmesin.

Bir siyasetçi, hangi görüşten geldiği, hangi ekolün adamı olduğu fark etmeksizin Türk’ün faydasını göz

ardı etmeyecek. İki bedevi için bir koca Türkistan’dan olduk biz. Buna karşı çıkacaklar olacaktır.

“Efendim Orta Doğu’da petrol var!” diyecekler için söylüyorum Kazakistan’daki doğal kaynaklardan haberiniz var mı?

Yahu çölün ortasındaki İsrail’de ne var? İsrail’in teknolojisi Silikon Vadisiyle yarışıyor… O yüzden internette Ürdün’ü ve Lübnan’ı aratırsanız “Ortadoğu’da bir ülke”, İsrail’i aratırsanız “Batı Asya’da bir

ülke” yanıtını alırsınız. O çokça övündüğümüz Osmanlı teknolojisi Orta Çağ’da en ileri teknolojiydi.

Kimse bunun aksini iddia etmez.

***

1923’ten 2023’e kadar geçen süreç içerisinde çok bir şey değiştiğini zannetmiyorum. Ama mevcut yöneticilere bir önerim var; bakın tarihi bir hata ediyorsunuz. Tarihe Yunan’ı memlekete alanlarla,

Ermeni Tehciri sırasında görevini yerine getiren vatan evlatlarını asanlarla anılacak kadar büyük bir hatanın eşiğindesiniz…

Sütçü İmam’ın Maraş’ta Fransız üniformalı Ermenilere karşı gelme sebebi Maraşlı kadınların peçelerine el uzatılmasıydı. Bugün ülkemizde bir pop olan “savaş mağdurları” edebiyatının ürünü olan

Afganlar, Paklar (Raşid Dostum’un kardeşleri hariç), Suriyeliler (Türkmenler hariç), Ukraynalılar… Bu kimselerden bize fayda gelmez. Yarın ikinci bir “Kurtuluş Savaşı” veririz! İnanın sizler Hürriyet ve İtilaf Cemiyeti’nden daha beter olursunuz…

Bu milletin en uç sınır noktası namusudur. Karısını, kızını, anasını terör örgütlerinin haremlerine peşkeş çeken nargileci sefillere sahip çıkmak sizin aleyhinize olacaktır. Öte yandan özellikle Arapların neden bu ülkeye getirildiğini iyiden iyiye belli etti.

Umarım ben yanılırım.

***

1922 yılında dile getirilmiş biz sözün 2022’de halen geçerli oluşu takvimlerin ileri gitse de sizin geriye gittiğinizin kanıtıdır.

Hazır gitmişken Lawrence’ye selam söyleyin.

Enes ÖZTÜRK

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu

Reklam Engelleyici Algılandı

Lütfen reklam engelleyicinizi kapatarak tekrar deneyin.